Bütün yurtta derin üzüntüye sebep olan, Trabzon
Hayrat, Dereyurt, Yıldırımlar köyünü mateme boğan Terkos gölü faciasında
bir kahramanlık destanı ortaya çıktı.
KAZADA Hasan, Şevket, Yasin HAYATINI BOĞULARAK KAYBETTİ.
(Suya Batan yeğenlerini kurtarmaya çalışırken)
AMCA YUSUF YILDIRIM VURGUN YEDİĞİ İÇİN HAYATINI KAYBETTİ.
Trabzon Hayrat ilçesi Dereyurt ve
Yıldırımlardan köyünden Yusuf (50), Hasan (21) ve Şevket Yıldırım (19)
ile Yasin Bacak (20) 09.11.2011günü Terkos gölünde çıktıkları balık
avında hayatlarını kaybederek, İstanbul Arnavutköy ilçesi Taşoluk Yeşil
Cami'nde ikindi namazını takiben kılınan ve 2 bin kişiden fazla eş,dost
ve sevenlerinin katıldığı cenaze namazının ardından, Boğazköy'de aile
kabristanında toprağa verilerek son yolculuklarına uğurlandılar.
Olayın
vahameti ve tazeliğinde hadisenin detaylarını acılı aileden
öğrenememiştik, Bu gün Taka gazetesinden Sadullah Dervişoğlu ile olay
yerine, Balaban köyüne gittik, Köylülerle yaptığımız istişarede gölde üç
kişinin boğulduğunu bir kişinin sahile çıktıktan sonra öldüğünü
öğrendik.
Balaban köyündeki araştırmalarımız sonucu olayın meydana geldiği yere
gitmenin mevcut hava şartları nedeniyle zor olduğu bizlere söylendi.
Buradan taziye amacıyla Boğazköy'e
ailenin evine geldik, olayın üzerinden günler geçmesine rağmen taziye
evine hala yoğun bir ziyaretçi akını olduğunu gördük,burada taziyeleri
kabul eden hükmü şehit hemşerilerimizin aile büyükleri İsmail ve İlyas
bey ile yaptığımız görüşmede Olayın bir kaza olduğunu, kazanın ise
önceden tahmin edilemeyen bir heyecanın sebep olabileceğini detayları
ile İsmail Yıldırım beyden öğrendik.
Yusuf Yıldırım ile balık avına katılan gençlerin iyi yüzme bilmediğini,
balıkçılık deneyimlerinin olmadığını, Suyun soğuk olması, elbise ve bot
ile su yüzeyinde kalmanın mümkün olmadığını beyan ederken çok sık
görülen bir kazadan bahsetti.
Gölde çok büyük balıkların olduğunu, kaşık olta ile hareket halinde bu
avcılığın yapıldığını, oltaya balık takılınca kayıktakilerin serin kanlı
olması gerektiği, kayığın dengesini bozmamaları için ters tarafta
bulunmaları gerektiğini, yakalanan balığı görmek için bu kuralın çok sık
çiğnendiği, bu nedenle kayıklardan düşme ve alobora olma durumu meydana
geldiği gerçeğini anlattı.
İyi bir balıkçı olan rahmetli Yusuf Yıldırım, suya düşen yeğenlerini
kurtarmaya çalıştığını, bu nedenle suya batan gençleri çıkarmak için çok
sık ve derine dalarak yeğenlerini su dibinde ararken vurgun yediğini,
çaresizlik içinde sahile çıktığında vurgun nedeniyle (Vurgun basınçlı su
altından aniden su yüzüne çıkmakla meydana gelir, kanda meydana gelen
köpürme kalbin durmasına sebep olur, vurgun yiyen kişide,damar
tıkanıklığı, akciğer yırtılması, hatta felç gibi önemli vücut
hasarlarına yol açar.
Bu şekilde vurgun yiyenler, süratle basınç odalarına alınırlar. Burada
tekrar vurgun yediği derinlikteki basınç verilir ve dengeli olarak
azaltılır. Bir başka önlem de vurgun yiyeni, aynı derinliğe tekrar
indirmektir. )
Vurgun yiyerek bitkin halde sahile çıkan Yusuf Yıldırım, ihtimal
bilincini yitirmiş haldeydi, yardım edecek kimse bulunmadığından hakkın
rahmetine kavuştu.
Elbette ki ölüm acı bir gerçek, Fakat hayatın gerçeğine inananlar
için güzel bir ölüm üzüntüye sebep olduğu kadar onurlu bir duruşa da
vesile olur.
Biz ilk gün ve bu gün hemşerimiz olan bu ailede bu onurlu duruşu gördük,
bu vesileyle mübarek olsun diyor, acılarına yüce Rabbimin sabır
vermesini niyaz ediyoruz.
Abdullah Gözaydın fatihten@gmail.com
|