Trabzon Dernekler
Birliği, Karadeniz'de kanser vakalarının artması
üzerine Sağlık Bakanlığı'na acil çağrıda bulundu:
ÜCRETSİZ SAĞLIK TARAMASI YAPILSIN
26 NİSAN ÇERNOBİL FACİASINİN 17 YİL DÖNÜMÜ
Trabzon Dernekler Birliği(TDB)nin ölümcül virüs Çernobil'in peşinden
yürüyüşü sürüyor. Dernekler Birliği, Çernobil'in on dokuzuncu yılında
düzenlediği "Çernobil ve Hasta Hakları" paneli, İstanbul'da gündemin
ilk sıralarına oturdu.
Dernekler Birliği Başkanı Tahsin
Usta, devletin ilgili
birimlerini göreve davet ederek, "Artık hiçbir şey eskisi gibi
olmasın. On dokuz yıl önce bu kazaya duyarsız olan devletin harekete
geçmesini istiyoruz. Geç olsa da istiyoruz. Ankara bu haykırışı
duymalıdır. Karadeniz Bölgesi'nde kanserden ölümler neden artmıştır?
Çernobil'in bunda etkisi nedir? Araştırılsın lütfen... En basitinden
Sinap'tan Artvin'e kadar olan bölgede ciddi alt yapısı olan birimlerin ücretsiz sağlık taraması yapmasını istiyoruz. Karadenizliler olarak
bu işi on dokuz yıl öncesi gibi geçiştir ilmesine müsaade etmeyeceğiz"
diyerek yetkilileri göreve çağırdı. Usta şöyle devam etti:
KAZIM KOYUNCU
"İstanbul'daki derneklerimizin kapısı her gün köyden gelen kanserli
hastalar tarafından çalınıyor. Gün oluyor birden fazla kanser teşhisi
konmuş hasta, 'İstanbul'a naklettiler beni; yardımcı olun' diyor. Bu
insanlar neden Trabzon'dan Rize'den, Artvin'den buraya geliyor
dersiniz? Bunların sıkıntısı ne? Trabzon dernekleri neden ayağa
kalkmış durumda? Geçen yıl Çernobil'in suçluları için adliyeye suç
duyurusuna gittiğimizde yanımızda sağlıklı bir Kazım Koyuncu vardı.
Oysa Kazım bugün, kanser tedavisi görüyor. Önümüzdeki yıl kim?
Harekete geçmek için kanserden ölen insan sayısının artmasını mı
bekliyorsunuz? Yetkililer, lütfen bu sese kulak verin. Gidin
Karadeniz'e, ücretsiz sağlık taramaları yapın. Kanser miyim, değil
miyim diye şüphelenen insanlar varsa, onların kuşkularını da giderin.
Cerrahpaşa Onkoloji Servisi'nde her on hastanın yedisi Karadenizli.
Lütfen bunları görün ve harekete geçin."
"Amerika'da tedavi olacağım"
Bir süre önce kanser hastalığına yakalanan Kazım Koyuncu'nun konuşması
ise herkesi duygulandırdı. Koyuncu, hastalığa yakalandığı şartlarla
şimdiki şartların çok değiştiğini ifade ederek, "İlk teşhis anında
doktorlar, yüzde seksen iyileşeceğimi söyledi. Ben de doktorlara,
yüzde 20 nedir? diye sordum. Ben o yüzde 20 iyileşememe halini merak
ediyorum. Devlet hastanesi makinesinin verdiği test sonuçlarıyla, özel
hastanelerin verdiği test sonuçları arasında dünyalar kadar fark var.
Türk doktorlarına emanet edilmeyi ben istedim ama bu saatten sonra
Amerika'da tedavi olmak istiyorum. Ben hasta oldum, tedavi de
oluyorum. Ama tedavi olamayan, hastane kapılarında medet umanlar ne
olacak? şeklinde serzenişte bulundu. Kazım Koyuncu'nun yakın arkadaşı
Volkan Konak ise, ailesinden sekiz kişinin bu hastalık nedeniyle
yaşamını yitirdiğini ifade ederek devletin şapkasını önüne koyarak bu
hastalığın nedenlerini halka anlatması gerektiğini söyledi.
HÜSEYİN AYAZ
Radyasyonlu çayları içtik
Panelde en dikkat çekici konuşmayı, Trabzon Dernekler Birliği Başkan
Yardımcısı Hüseyin AYAZ yaptı. AYAZ, ailesinden sekiz kişiyi toprağa
kendi elleriyle koyduğunu belirterek, "En son babam kanserden öldü ama
inanır mısınız hiçbir şey hissetmedim. Gencecik amcamın oğlu kızı,
küçük erkek kardeşim, hepsini kendi ellerimle toprağa koydum. Benim
bağrım yanık. Ama devlet nerede? Ben, ÇAYKUR'un bir yetkilisine,
'Radyasyonları çayların kanser nedeni olduğunu biliyordunuz da neden
imha etmediniz diye sorunca, bana, 'İMHA ETSEYDİKTE DEVLETİ ZARARAMI
UĞRATSAYDIK,DIŞ ÜLKELERE KARŞI İTİBARIMIZ NE OLURDU' diye cevap verdi.
Bu ülkede devletin uğrayacağı zarar ve itibarı vatandaşın hayatından
daha önemli hale gelmişse, diyecek sözümüz kalmamıştır. Köyümdeki
insanlardan o zamanı bilen ve halen daha yaşayanlar var. Onlar bana
diyor "Çernobil patladıktan altı ay sonra Bölgeye geldiler ve seyyar
radyasyon ölçüm cihazları koydular.' Şimdi, devletin hangi
istatistiğine, hangi bilgisine inanacaksınız?Bugün benim ailemden altı
kişi ölür, yarın sizin ailenizden kaç kişi kanser nedeniyle ölür
bilmiyoruz.AYAZ' Benim köyüm Of'un Aşağıkışlacık köyü... Köyümün
muhtarı ve birinci azası kanser. Devletin mührü ikinci azanın
elinde... Varın gerisini siz düşünün"Yılardır devleti soydular halk
bağırdı yetkililer belgeniz var mı dediler şimdi bir yıldır
BAĞİRIYORUZ kanserden ölüyoruz.Belgeniz var mı? soruyorlar ben bir
vatandaş olarak yaptığım çalışmada T.B.M.M arşivlerinden çıkarttığım
bu belgeler ve halkımın söyledikleri bugünkü kanser artışları
ölümlerin adını çernobil diyor. Şeklinde sert bir konuşma yaptı.
Bir yatakta üç hasta
Gazeteci Sibel Kalaycı ise hastanelerdeki onkoloji servislerinin
yetersizliğinden bahsederek, "Bakıyorsunuz lösemili çocuk odalarında
bir yatakta üç çocuk. Biz bunu hak etmiyoruz" dedi.
Trabzon Lösemili çocuklar dernek başkanı Murat ONUR ise, Kazım
KOYUNCU'nun söylediklerinin kendisini olumsuz etkilediğini ifade
ederek konuşmasını tamamlayamadı. ONUR'un gözyaşlarına hakim
olamadığı gözlendi.
Panele Trabzon'dan katılan Trabzon kanser hasta ve yakınları dernek
başkanı Av.Sibel SUİÇMEZ, kentte sadece on yataklı lösemi odasının
olmasının her şeyi tüm çıplaklığıyla göz önüne serdiğini savundu.
panelde Karadeniz'de kanser vakalarının nedenini Çernobil patlamasına
bulmayan katılımcılar da vardı.
Türkiye Atom Enerjisi Kurumu Nükleer
Bilgi Birim Başkanı Gül GÖKTEPE, Karadeniz'de insan sağlığı ve çevre
kirliliği açısından radyoaktivite değerlerinin az olduğunu belirterek,
''Karadeniz'de her taraf çöplük durumunda. Çernobil'i bir kenara
bırakın, hatta uluslar arası arenada kanser vakalarının nedeni
Çernobil'dir diye bir söylemde bulunmayın. Karadeniz'deki kirlilik,
çöp yığınları, sağlıksız çevre Çernobil'den daha etkili... Çernobil
iddiası bilimsel bir iddia değildir. Çernobil'in etkisi yoktur
demiyorum ama kanserin nedeni Çernobil'dir diyemiyorum" şeklinde
konuştu. Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Daire Başkan yardımcısı Dr.Emire Özen ise kanserin tek hastalık değil, hastalıklar grubu olduğunuifade ederek, En önemli nedeni sigaradır. Kadınlarda meme kanserinin
artma nedeni de kadınlarda sigara kullanımının artmasıdır" şeklinde
konuştu.
Haber: Hüseyin Ayaz
Of aşağı kışlacık dernek baş.
GSM:0532 6677047
|