İLÇENİN TARİHİ DURUMU
Trabzon iline bağlı olan Hayrat 1991 yılında ilçe statüsüne geçmiş,
1992 yılında bir çok birimi oluşturularak Of ilçesinden ayrılmıştır.
Hayrat tarihi incelenirken Of'dan yeni ayrılarak ilçe olması nedeniyle
Of'un tarihiyle bir bütünlük içinde ele alınması gerekir. Bu
doğrultuda Of'un geçirdiği tarihi süreç Hayrat içinde geçerli
olmaktadır. Dönem hakkında bilgi veren kaynaklarda bu bilgiyi
desteklemektedir.
Bazı yerel yayınlarda Of'un Mitos'lu denizcilerce kurulan şehirlerden
biri olduğu ve M:Ö:312'de Pontus Krallığı sınırlarına girene kadar
bağımsız olduğu yazılmakla birlikte bunu doğrulayan bir belge veya
kaynak yoktur.
Bölge ile ilgilien eski kaynak Heredot Tarihi'dir.
Heredot , bölgeye gelen Milletlerin bu bölgedeki Amazon (kadın
savaşçı) denen bir toplulukla karşılaştığını ,bunun dışında bölgede
bazı yerli kavimlerden bahseder.
Milletlerden önce Trabzon yöresinin Hititlere ait olduğunu,M.Ö.1900
lerde Hitit İmparatorluğu'nun kurulduğu , M.Ö.1200'lü yıllarda
Hititler zayıflayınca Doğu Karadeniz'de Azzi'ler diye bir topluluğun
oldu bütün tarih ders kitaplarında yazılıdır.
Trabzon ve çevresi ile ilğili en geniş bilgi Ksenophon'un yazdığı "anabasis"
adlı kitapta vardır.
M.Ö.400 yılında yazılan bu kitapta Trabzon'un şehir dışındaki
yerlerinden ve dağlarından bahsederken bunları o dönemin isimleriyle
geniş olarak anlatır. Miletler'in Trabzon'u yaklaşık M.ö.750
yıllarında kurduğu bilindiğine göre aradaki dönemde Of ta bağımsız bir
yönetimin olduğu söylemek kesinlikle yanlıştır.
Trabzon şehri Of ile birlikte Müslüman Türklerin eline geçtiği 1461
yılına kadar Of 'a sırasıyla koloniciler , Persler , Selevkiya
Krallığı , Pontus Krallığı , Roma imparatorluğu , Bizans İmparatorluğu
, Trabzon Rum Pontus İmparatorluğu hakim olmuştur. Rum Pontus
İmparatorluğu sözündeki Rum ibaresinin Yunanlılık ile hiç ilgisi
olmayıp kelime olarak Romalı manasına geldiği kesin hükümdür.
Ayrıca özellikle Bizans dönemimde ,Müslüman Arap ve Terklere karşı
Bizanslılar çareyi Balkanlardan getirdikleri bir çok Türk boyunu
Trabzon ve Of ' tan başlayarak güneye doğru Akdeniz sahillerine kadar
yerleştirmekle bulmuştur.Ancak yerleşen bu insanlar genelde dağlık
kesimlere yerleşmişlerdir. Burada dilleri Rumca ( bugünkü Yunanca '
dan farklı ) , dinleri Hristyan , çoğu kültürleri Türk olan insanlar
vardır. Yine bu yöre insanı ile kafkas insanı arasında da kültür ve
yaşam biçimi olarak çok sayıda benzerlik vardır. Bunlar ile ilgili bir
çok yayın Of-Hayrat Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Merkezi'ndeki
kütüphanede bulunmaktadır.
Of , 1461 ' de alındıktan sonra Of ' a ilk müslüman -Türk yerleşmesi
genellikle asker aileleri açısndan olmuştur. Of 'ta Solaklı ve Baltacı
deresinin adları da buraya solaklı ve baltacı bölüklerinden yerleşen
askerlerle ilgilidir. Of'a müslümanların yerleşmesi ile ilgili kesin
bilgiler arasında şu nufus bilgileri verilebilir :
Yıl
Yer
Yaşayan Nüfus
1515
Of
2465 Rum hane
382 Müslüman hane
1583
Of
3237 Rum hane
988 Müslüman
1869
Of
358 Rum hane
22.825 müslüman hane
1880
Of
442 Rum hane
25.943 Müslüman hane
Osmanlılar döneminde Of ile ilgili en önemli olaylardan biri Tuzcuoğlu
Memiş Ağa isyanıdır. 1817 ' de Osmanlı ordusu Of'a girmiş Tuzcuoğlu
Memiş Ağa memleketi olan Rizeden kaçarak Of'a gelmiş ,Oflularda
vermeyince ordu Of'a girmiş ,savaş başlayınca Memiş ağa teslim olmak
zorunda kalmıştı.Daha sonrada isyanlar Of dışında da devam etmişti.
Of asıl tarihi başarısını 1916'da Ruslara karşı göstermiştir.1. Dünya
Savaşı sırasında Doğu Karadeniz'de cephe açan Ruslar çok kısa bir
zaman içinde Batum kuşatmasını, Arhavi(Gümüşlü) Savaşını, Abu Deresi
savaşlarını kazanarak Rize'yi işgal etmişti. Aynı rahatlıkla Of''uda
geçebileceğini düşünen Ruslar, Mart 1916 da Of tabyalarında
ummadıkları bir direnişle karşılaştılar. Şaşıran Ruslar geriden
takviye kuvvet getirmelerine rağmen Of''lu yerli milislerce
püskürtüldüler. Tekrar hazırlıklara giren Ruslar'a karşı bu kez bizzat
Trabzon Valisi Kadir Paşa komutasındaki birlikler, Of'lu milisler
,Trabzon hapishanesinden Gönüllü olarak katılanlar ve daha sonra
Çanakkale Savaşının bitimi ile oradan sevk edilen askerlerle birlikte
Of ve çevresinde düşmana karşı amansız bir mücadele başladı.
Bu mücadeleye çevre kasaba ve köylerden de insanlar katıldı . Ruslar
bu mücadelede 21 gün hiçbir varlık gösteremediler.Bu arada durdurulan
rus işgalini firsat bilen bölge halkı güçlerinin düzenli bir orduya
fazla mukavemet gösteremeyeceklerini anlayınca kadın,yaşlı,çocuk,ve
hastalarını esir düşmektense muhacirliğe çıkardılar.(batıya göç
ettiler-bu arada benim sülalemde hundez'den çorumun sungurlu ilçesine
göç ederek savaş yıllarında orada muhacir olarak yaşadılar)
Günümüzde Ordu,Samsun,Amasya ,Çorum,Ankara,Bolu;Adapazarı gibi
bölgelere bu dönemde gelerek yerleşen Of'lu aileler çoktur.
Of'lular Rusları 21 gün durdurdular. Ruslar karadan geçemeyeceklerini
anlayınca Donanmalarını devreye sokarak en büyük zırhlılarını
getirdiler.Doğudan Kalapatomos (iyi dere) Güneyden Bayburt Sultan
Murat Yaylası istikametinden saldırdılar.Batıdan'da Sürmene civarından
karaya asker çıkararak Of'u dört ateş arasında bırakınca Of düştü, İki
yıl esaret'ten sonra 28 şubat 1918 de tekrar Türk yönetimine
kazandırıldı. ( Bu tarihi bilgi Of, Hayrat, Dernekpazarı, Ve kısmen
Sürmene içinde geçerlidir)(Of ve Çaykara Haşim Albayrak Ferşat
yayınevi 2.baskı 1990 ankara cad.nakipoğlu işhanı no:60 cağaloğlu/ist.
Trabzon'un en eski ilçelerinden biri : Of
Tanzimat döneminde yapılan idari düzenleme ile 1865 yılında ilçe olan
Of,1948 yılında Çaykaranın ve 1991 yılında Hayrat'ın ilçe olmasından
sonra bugün 55 köy,47 mahalle Of'un sınırları içerisindedir.
Merkez belediyesinden ayrı olarak Bölümlü,Cumapazarı,Gürpınar,Kıyıcık;Uğurlu,Eskipaz
ar,ballıca beldelerinde belediye teşkilatı kurulmuştur.
Of adının kaynağı kesin olarak bilinmemekle birlikte bu konuda çeşitli
belirlemeler ve tahminler bulunmaktadır.
Bunladan birisi Koman Türklerinde kullanılan (Vatanı Hiddetli bir
şekilde korumak )anlamına gelen OFŞİN kelimesinin zamanla kısaltmalara
uğrayarak Of olarak kullanılmaya dönüşmüş olabileceğidir.
İlçenin en biyük akarsuyu olan solaklı deresinin bir dönem ilçenin adı
olarak kullanıldığı,sulaklı kelimesinin Özbek Türklerinde oymak adı
olduğu ve ayrıca Of kelimesinin Silah anlamına geldiği dikkate
alınırsa Of kelimesinin Türkçe bir ad olduğu açıkça anlaşılmaktadır.
COGRAFI DURUM
Hayrat Ilçesi Karadeniz sahil seridine 12 Km. uzaklikta, Kuzeyinde Of
Ilçesi, Güneyinde Çaykara Ilçesi ve Bayburt Ili, Dogusunda Of Ilçesi
ve Rize Ili, Batisinda Of,Çaykara ile Dernekpazari Ilçeleri yer
almaktadir.
Ilçemizin yüzölçümü 170 Km2 olup, ortalama rakimi 180 metre
civarindadir.Ilçemizde yazlari ilik ve yagisli,kislari serin ve
yagisli Karadeniz iklimi hüküm sürmektedir.
Ilçemizin en büyük akarsuyu Of Ilçesinden Karadeniz’e dökülen Baltaci
deresi ile onun kolu olan Yeniköy deresidir.Arazi yapisi itibari ile
çok engebeli olan Hayrat Ilçe Merkezi ile Köyleri, Güneye dogru
gidilerek yükselen fakat Dogu-Bati yönünde birbirine hemen hemen
paralel derin vadiler seklinde engebeli bir konum arz etmektedir.Bu
vadiler arasinda yan yana uzun sirtlar veya yörede “Kiran” tabir
edilen tepecikler siralanir.Dogu Karadeniz daglarinin bir kismini
olusturan bu tepeciklerin en yüksegi 3000 metre ile Ziyaret tepesidir.
Ilçenin Güneyinde yer alan dag köylerimizde çam, gürgen, kayi,kizilagaç
ve komar agaçlarindan olusan ormanlar mevcut olup, yine ayni
bölgelerde yer alan yaylalara halkimiz Mayis-Kasim aylari arasinda
çikmakta ve hayvancilikla ugrasmaktadir.
Esasen tipik Karadeniz iklimi nedeniyle fazlaca yagis alan yöremiz
bitki örtüsü yönünden oldukça zengindir. Hemen hemen her çesit agaç
kendiliginden yetiserek bütünüyle orman görümünü vermektedir.
İl: Trabzon ● İlçe: Hayrat
Beldeler: Balaban • Gülderen
Köyler:
Dağönü • Dereyurt • Fatih • Geçitli • Göksel • Kılavuz • Köyceğiz •
Onur • Pazarönü • Pınarca • Sarmaşık • Şehitli • Şişli • Taflancık •
Yarlı • Yeniköy • Yıldırımlar • Yırca
|
|