Gastroenteroloji
Uzmanı Prof. Dr. Nadir Kaya
|
Gribe Karşı
Hazırlıklı Olun
Grip mevsimi yaklaşıyor. Bazı durumlarda "öldürücü" bile olabilen
gripten korunmanın tek yolunun aşılanma olduğuna dikkat çeken
uzmanlar, aşının yararlı olması için salgın başlamadan önce yapılması
gerektiğini, uygun başlangıç zamanının ise Eylül – Ekim ayları
olduğunu belirtiyor.
Grip virüslerinin neden olduğu akut bir solunum sistemi hastalığı
olan grip, alt ve üst solunum yollarını tutarak, genellikle ateş, baş
ağrısı ve halsizlik gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Bu
hastalıkla, geçmişte çeşitli yollarla savaşılmasına rağmen gribin
henüz tam anlamıyla tedavi edilmediği bilinen bir gerçek. Halen
gripten korunma yollarının başında ve en etkili yöntem olarak
aşılanma geliyor.
İstanbul Tıp Fakültesi
Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi
Prof. Dr. Selim Badur, aşının yararlı olması için salgın başlamadan
önce yapılması gerektiğini, uygun başlangıç zamanının ise Eylül-Ekim
ayları olduğunu belirtiyor. Prof.Dr.Badur ayrıca aşıyla kişilerin yıl
boyunca korunmuş olacağını ancak gribe neden olan virüsler her yıl
değiştiği için her yıl yeniden aşı yaptırmak gerektiğini açıkladı.
Toplumdaki her yaştan
bireyin aşılanabileceğini, ancak risk grubundaki kişilerin, sağlık
çalışanlarınının, risk grubu bakıcılarının ve aile yakınlarının
aşılanmaları gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Badur buna karşın
yumurta alerjisi olanlara grip aşısı yapılamayacağı konusunda uyardı.
Aşılama gribe bağlı
ölümlerde azalmayı sağlamanın yanısıra işe ve okula devam
sürelerindeki kayıpları ve ilaç harcamalarını belirgin şekilde
azaltıyor. Son yıllarda grip aşısı yaptıranların sayısında hızlı bir
artış gözleniyor. 1989 yılında dünyada grip aşısı yaptıranların
oranının yüzde 33’den 1997’de 65.5’e yükselmesi dikkat çekiyor.
Grip Nedir?
Grip, Influenza denilen virüsün, solunum yoluyla insan vücuduna
girerek özellikle sonbahar sonu, kış ve ilkbahar başında salgınlara
neden olduğu bir infeksiyon hastalığıdır. Grip enfeksiyonu toplumun
yüzde 1’ini etkileyen önemli bir sağlık sorunudur. Toplumun yüzde
10’undan fazlasını etkilemesi ise bir grip salgını anlamına geliyor.
Grip, tüm dünyada, işe devamsızlığın yüzde 10’undan sorumlu
enfeksiyondur.
Grip, daha önceden de bilinmesine rağmen aslında 1918 yılında yol
açtığı büyük salgınla gündeme oturmuş bir hastalıktır. İspanyol gribi
nedeniyle 1918 yılında yaklaşık 20 milyon kişi öldü. Daha sonra da
daha ufak çapta salgınlar görüldü. Örneğin, 1957 yılında Asya gribi
diye bilinen, 1968 yılında Hong Kong gribi diye bilinen grip
salgınları oldukça büyük sayıda insan topluluklarını etkiledi.
1957-1985 yılları arasında ortaya çıkan 16 salgının her birinde ABD’de
10 bin-40 bin arasında ölüm vakası kaydedilmiştir.
Nasıl bulaşır?
Grip de nezle gibi, hasta kişilerin bulunduğu ortamlarda,
hapşırma ve öksürme yoluyla ve virüs bulaşmış ellerle temas (örn.tokalaşma)
sonrasında kolaylıkla bulaşır.
Enfekte olanlar enfeksiyon başlamadan 2 gün öncesinden başlayarak
semptomlar başladıktan 7 gün sonrasında kadar virüs yayarlar. Bu süre
içinde duyarlı kişiler için enfekte olma riski yüksektir. Dünya
nüfusunun tahmini olarak yüzde 10’u ila yüzde 20’si her yıl gribe
yakalanmaktadır.
Risk Grupları
Küçük çocuklar ve 65 yaşından büyük olan kişiler en önemli
risk grubunu oluşturmaktadır.
|
Bunların dışında uzmanlar
özellikle;
* Şeker hastaları
* Astım ve kronik akciğer hastalığı olanlar
* Transplantasyonlu organ nakli yapılmış hastalar
* Böbrek hastaları
* Bakımevlerinde ve huzurevlerinde kalanlar
* Bağışıklık sistemini baskılayıcı tedavi gören
kişiler
* Anne adayları (gebeliğin 3. ayından sonra)
* 6 aylık veya daha büyük bebeklere de grip aşısı
yaptırılması gerektiğini kaydediyorlar.
Yapılan analizler sonucunda Türkiye’de bu gruptaki hasta sayısının 10
milyon olduğu belirlenmiştir.
Grip Hastalığının Belirtileri
* Ateş
* Titreme
* Baş, sırt, kol ve bacaklarda ağrı
* Boğaz ağrısı ve kuru öksürük
* Halsizlik
* İştah kaybı
* Kas ve eklem ağrısı
* Bulantı
* Gözlerde yanma
* Burun aktıntısı
* Grip, solunum hastalığı veya diğer kronik
rahatsızlığı olanlarda çok ciddi durumlara yol açabilir.
Grip Başka
Hastalıklara da Neden Olur
Bütün üst solunum yollarında infeksiyonlara neden olan
virüsler gibi, influenza, yani grip etkeni olan virüsler, sadece
gribal infeksiyon tablosuyla sınırlı kalmaz;
* Farenjit
* Larenjit
* Sinüzit
* Orta kulak iltihabı da yapabilir.
* Sağlıklı insanlarda grip, 1 hafta içerisinde
kendiliğinden iyileşir. Ancak bazı kişilerde, örneğin kronik hasatalık
nedeniyle vücut direnci zayıf durumda olanlarda, kalp-akciğer
hastalığı olanlarda, yaşlılarda, şeker hastalarında, pnömoni (zatürre),
meningoensefalit (beyin iltihabı), miyokardit (kalp kası iltihabı)
gibi ciddi ve ağır seyredip ölümle sonuçlanabilecek hastalıklar
görülebilir.
Gribin Ekonomik
ve Sosyal Sonuçları
Üretkenliğin kaybedilmesi ile ortaya çıkan işgücü kaybı
Küçük çocukların anne ve babalarından çocuklara geçebilecek enfeksiyon
riski
Çalışanların işlerine gidememelerinden kaynaklanan ekonomik maliyetler
Yalnız yaşayan çocuklu kadınların hem işlerinden kalmaları, hem de
çocuklarının karşı karşıya kaldıkları riskler
Gripten Korunma Yolları
Gripten korunmanın en başta gelen yöntemi grip aşılarıdır.
Grip aşısı, özellikle hastalığa yakalanma ve sonrasında oluşabilecek
hastalıklar yönünden risk taşıyan Yüksek Risk Grubu'ndaki kişilere
faydalıdır.
GlaxoSmithKline tarafından üretilen grip aşısı Fluarix’in bileşimi ve
suşları güncel grip mevsimi için Dünya Sağlık Örgütü tarafından
belirlenmektedir. Fluarix, Dünya Sağlık Örgütü’nün biyolojik maddeler
ve grip aşıları ile ilgili gereklerine ve Avrupa Farmakopesi’nin grip
aşıları ile ilgili gereklerine uygundur. Erişkinlerin ve bir yaşın
üzerindeki çocukların gribe karşı korunmasında etkili olan Fluarix,
uygulamaya hazır 0.5 ml’lik tek doz steril cam enjektör içinde
kullanıma sunulmaktadır.
Her yıl Eylül sonu - Ekim aylarında tek doz şeklinde yapılmalıdır. Aşı
ile koruyuculuk sağlıklı kişilerde %80'lere varmaktadır; yaş
ilerledikçe koruyuculuk %50 - 60'lara inmekle birlikte hastalığın
hafif geçirilmesi sağlanmaktadır.
Aşı uygulaması, erişkinlerde omuz kası içine veya cilt altına, 2 yaşın
altındaki çocuklarda uyluğun ön-yan kısmına bir sağlık görevlisi
tarafından yapılmalıdır. Her sene aşı içeriği değiştiğinden kişi o
sene üretilen aşı ile aşılanmalıdır. Bu şekilde yapılan aşı, 1 yıl
kadar gripten koruma sağlar. Aşı, embriyonlu yumurta kesesinden elde
edilmektedir; bu nedenle yumurta allerjisi olanlar kullanmamalıdır.
|
Kış Hastalıkları Ve Korunma
Yolları
Kış mevsiminde ülkemizde
yaşanan soğuk havaya bağlı olarak nezle, grip, faranjit, larenjit,
sinüzit, orta kulak iltihabı, bronşit, zatürre gibi hastalıkların
görülme sıklığı artıyor. Enfeksiyonlar özellikle, çocukları,
yaşlıları, hamileleri, kronik sağlık sorunları olanları olumsuz
etkiliyor.
Kış mevsiminde soğuk havaya uyum sağlamak için vücudun daha fazla
enerji harcadığına dikkat çekiliyor. Bu enerji ihtiyacı
karşılanmadığında da vücut direnci düşüyor, enfeksiyonlara yatkın hale
geliyor. Soğuk kış iklimde yaşayan ve yıllarını geçiren insanların
soğuk havaya uyumuyla ılıman iklimde ve zaman zaman soğukta yaşayan
insanların uyumunun farklı olduğu belirtiliyor. Soğuk, özellikle
akciğerin akut veya kronik tüm hastalıklarını tetikler. Bronşit, astım
gibi sağlık sorunları daha sık görülür. Ayrıca kronik böbrek ve
diyabet hastaları, kalp hastaları, by-pass geçiren kişiler aşırı
soğuklardan çok daha fazla etkilenirler. Kışın ortaya çıkan hava
kirliliği de soğukla birleştiğinde sorun büyür.
Zatürreye dikkat
Kış mevsiminde artış gösteren ve iyi tedavi edilmediğinde
ölüme bile yol açabilen hastalıklardan biri de zatürre. Akciğerlerin
iltihabi bir hastalığı olan zatürrede, akciğerlerde bulunan hava
kesecikleri, iltihabi bir sıvıyla dolar. Akciğerlerin görevi olan
oksijen alış veriş fonksiyonu bozulur, kanda oksijen düzeyi azalır.
Bunların sonucunda hücreler normal fonksiyonlarını yerine getiremez ve
hatta bu nedenle ölüm bile görülebilir. Amerika'da bile halen ölüme
yol açan hastalıklar arasında zatürre altıncı sırada yer alıyor.
Zatürre
Zatürreye yol açan 30'un üzerinde mikroorganizma
tanımlanmaktadır. Zatürrenin oluşumunda bakteriler ve virüsler önemli
rol oynar. Bakterilerden kaynaklanan enfeksiyonlar yenidoğan
bebeklerden yaşlı kişilere kadar her yaş grubunda görülebilir.
Alkolikler, yeni ameliyat olmuş hastalar, kronik akciğer ve kalp
hastalığı olanlar ve bağışıklık sistemi zayıflamış kişilerde pnömoniye
yakalanma riski daha yüksektir. Ateş, titreme, öksürük, sarı veya
yeşil renkte balgam çıkarma, göğüs ağrısı ve terlemeyle gelişir.
Zatürrelerin yarısı da virüslerden kaynaklanıyor. Virüslerden
kaynaklanan zatürrelerin kısa sürede iyileştiğine dikkat çekiliyor.
Ancak grip virüsü ağır zatürreye yol açabilir, altta yatan kalp ,
akciğer hastalığı olanlarda ve gebelerde ölüm nedeni bile olabilir.
Belirtileri ateş, başağrısı, kuru öksürük, kas ağrısı ve halsizlik
gibi gripal infeksiyonlarda görülen belirtilerdir.
Zatürre nasıl tedavisi edilir?
Zatürre tedavisinde antibiyotiklerin yanı sıra ağrı ve ateş
için parasetamol veya nonsteroid antiinflamatuvar ilaçlar, balgam
söktürücü ilaçlar kullanılıyor. Eğer hastanın kanında oksijen düzeyi
düşerse oksijen tedavisi de öneriliyor. Genç hastalar, iyileştikten
sonra 1 hafta içinde normal yaşantılarına dönebilirler. Orta yaşlı
kişilerde eski sağlıklarına kavuşmaları ve kendilerini iyi
hissetmeleri haftaları alabilir. Zatürre gripal infeksiyonlar
sırasında veya sonrasında oluşabildiğinden grip aşısı yaptırmak
zatürreden de korunmayı sağlar. Grip aşısı senede bir kez sonbahar
ayında yapılır.
Kış hastalıklarından nasıl korunabilirsiniz?
Kış mevsiminde enfeksiyonlar ağır geçtiği için korunma
tedbirlerine özen gösterilmesinde yarar var. Yaşlıların, çocukların,
kalp, astım, diyabet gibi sağlık sorunları olan kişilere havanın çok
soğuk olduğu günlerde mecbur kalmadıkça sokağa çıkmaları önerilmiyor.
Giyime özen gösterilmeli, soğuktan koruyacak biçimde giyinilmesinin
yanısıra aşırı terlememeye dikkat edilmelidir.
-Kış ve soğuk diye fazla enerji almak iyi olur. Ancak aşırı yağlı
yemek ve az hareket, kilo almaya neden olur. Bu yüzden öğünler
muntazam yenilmeli. Sabah kahvaltılarına ve enerji verecek mevsim
meyve ve sebzelerine de ağırlık verilmeli.
-Soğukta özelikle hamileler mevsim hastalıklarına yakalanmamaya özen
göstermeli, toplu yerlerden uzak durmalı, maske ile korunmalı.
-Astımı olanların ilaçlarını düzenli almaları, mecbur kalmadıkça
dışarı çıkmamaları, hava kirliliğinden, soba ve kömür etkisinden
sakınmaları gerekiyor.
-Kalp hastalığı olanların çok soğukta yürümemelerini öneriyoruz
-Yüksek tansiyonu olanların da ilaçlarını titizlikle kullanmaları,
direnç artsın diye diyeti bozmamaları, tuzlu yememeleri büyük önem
taşıyor.
|
|