Türklerin büyüklüğü yüceliği daha iyi anlaşılıyor, Yüzlerce yıl himayemizde kalan Mekke ve Medine'yi ihya ederken buradaki kutsal emanetlere, eserlere, tarihe sahip çıkan milletimiz. İngilizlerin oyunu  ve yerli işbirlikçilerin ihaneti ile mukaddes topraklardan çıktıktan sonra İngilizlerin hatta Siyonistlerin yapamayacağı tahribatı Suudi hanedanı yapıyor.
         Önceleri 1400 yıllık sahabe kabirlerini yok ettiler, Osmanlı eserlerini balkanlardan daha acımasızca katlettiler, Şimdi Kâbe'nin Ve Mescidi Nebevinin mimari ruhunu yok ederek adeta İslam dinini yok etmeyi hedefliyorlar.
          Bunlara kim dur diyecek? Dünya Müslümanlarının sırtından ve petrol kaynaklarından beslenerek miskin, zelil bir hayat yaşayan Suudiler bir şey yapıyorum sanarak ruhsuz betan yığınları ile Mekke'yi kendilerine benzetmeyi hedefledir.
          Hac'ın  şartların biri Hac yollarının ve Hac diyarında mal ve can emniyetinin olmadığı zamanlarda Müminler üzerinden Hac farzı tehir olunur. Diyanet acilen tavrını koymalı bu alçak plan durdurulmalıdır. Türkiye başta Kültür bakanlığı ve diyanet üzerinden, İslam Konferansı vesilesi ile Mekke çevresine yapılacak bu gökdelenlerin Mescidi haramdan en az 5km dışarıya çıkarılmalıdır.
          Mescidi haramın dibine böyle ucube binaların yapılması mutlaka engellenmelidir. Aşağıda Suudi'nin son marifetini maketler üzerinden görüyorsunuz.

Sanki Kâbe'yi yok etme planı
Suudi yönetimi, Kâbe'yi gökdelenlerle ve dev alışveriş merkezleriyle çevirme kararı aldı. Murat Bardakçı yazdı

Aşağıdaki fotoğrafa dikkatle bakın: Uzay filmlerinden kopup gelmiş hayâlî bir şehri andıran görüntünün sağ alt tarafında, diğer yandaki gökdelenlerin yanında minnacık kalan minarelerin çevrelediği alanın tam ortasında siyah bir nokta göreceksiniz.

Burası, Kâbe’dir... İslâm’ın kıblesi Kâbe-i Muazzama...

Şimdilik sadece bir maket olan bu görüntü birkaç sene sonra gerçeğe dönecek ve temellerini Hazreti İbrahim’in attığı Beytullah, yani Kâbe, gökdelen bloklarının çevrelediği devâsa bir alanın ötesinde unutulmuş, terkedilmiş ufacık bir noktaya dönüşecek.

Gazetelerde son haftalarda Mekke ile ilgili olarak çıkan haberler bilmem dikkatinizi çekti mi?
Suudi yönetiminin Kâbe’nin çevresindeki binaları ve beş yıldızlı büyük otelleri yıkmaya karar verdiği ve kutsal yapının etrafının genişletileceği söyleniyor, yıkımların başladığı anlatılıyordu.

Bütün bu yıkımlar Kâbe’nin çevresini boşaltıp hacılara çok daha fazla kolaylık sağlamak için değil, Suudi Arabistan’ın hâkimi olan El-Saud ailesinin damgasını taşıyacak maketini gördüğünüz uçuk bir Mekke’nin yaratılması için yapılıyor...
Atlantis benzeri hayalî uygarlıkların bilim-kurgu yazarlarının rüyalarındaki başkentini andıracak olan bu yeni Mekke’nin siluetini gökdelen azmanı binalar çizecek, meydanlar uzay filmlerinden fırlamış mekânları andıracak ve bu garip manzaranın en ucunda da tepeden bakılan ama noktadan bile küçük kalan bir yapı bulunacak: Kâbe-i Muazzama...

Göğe yükselen ve artık gökdelen değil, “uzaydelen” denmesi gereken binalar hem otel, hem de alışveriş merkezi olacaklar; en arkadaki daha da yüksek kuleler ise, iş merkezleri!

Mekke’nin bizde, yani Türk yönetiminde olduğu yıllarda şehirde Kâbe’den yüksek bina inşa edilmesinin kesinlikle yasak olduğunu ve Beytullah’a hürmetten kaynaklanan bu yasağın 400 seneye yakın istisnasız uygulandığını hatırlattıktan sonra, fotoğrafta gördüğünüz birkaç yıl sonrasının Mekke’si ve o Mekke’de Kâbe’nin nasıl küçücük bir nokta hâlini alacağı konusundaki yorumu sizlere bırakıyorum. Fotoğrafa tekrar bakın, düşünün ve yorumunuzu yapın!

muratbardakci@haberturk.com